Duygusal tartışmaları içeren cinayetler önemli ölçüde çeşitlilik gösterir. Duygusal tartışmalar oldukça ufak bir sorundan kaynaklansa da, öfke hızla şiddet seviyesine çıkabilmektedir. Öfkenin asıl sebebi ise o an süregelen tartışmadan çok, daha ciddi bir niteliğe sahip uzun dönemli bir problem olmasıdır.
Bu tür cinayetler aile içerisinde veya aile dışındaki tanıdıklar arasında olabileceği gibi, birbirlerini hiç tanımayan kişiler arasında da gerçekleşebilir. Bu cinayetlerin pek azında planlı tasarlayarak öldürme olsa da, çok büyük oranda ani duygusal patlamalarla başlayan kavgalar esnasında öldürme olur. Bu kavgaların da bazısında boğuşma vardır bazısında ise boğuşma olmaksızın doğrudan erkeğin öldürmesiyle sonuçlanır.
Sevgililerin kavga etmesi ve aile kavgaları sonucu olan ölümler genel olarak kasıtsız adam öldürme suçunun kapsamını oluşturur ve cinayeti işleyen taraf genellikle erkektir. Kasten, planlı öldürmelerin çoğunluğu ise şiddet gören veya aldatılan kadınların planlayarak işlediği cinayetlerdir. Önceden planlama durumunun gerçekleştiği hallerde, öldürmeye teşebbüs edip başaramadığı taktirde tehlikenin daha büyük olmasından dolayı, kadınlar önceden planlamaya daha yatkındır.
Bazı duygusal cinayetler ise failin kendini öldürmesiyle son bulur. Genel olarak, kendilerini öldürmeden önce erkekler eşleri veya kız arkadaşlarını öldürür, fakat bazı cinayetlerde tüm aile ya da orada bulunan diğer kişileri de öldürebilir.
Psikiyatrlar, birçok tipik cinayet-intiharlarının her iki eşin aşk-nefret ilişkisi içerisinde birbirlerini kötüye kullanmaları ve birbirlerine düşkün olmaları gibi bir durumu içerdiğini vurgular. Bunların haricinde ekonomik sıkıntılar sebebiyle aile içinde cinayet-intihar vakaları da ülkemizde görülen acı vak'alardır.
Duygusal bir tartışma, ufak tefek konularda sözlü olarak patlak verebilir. Sinir, hızla kanun tanımaz öfkeye dönüşür ve kavgayla birlikte cinayet gerçekleşir. Cinayetin işlenmesinin ardından, öfke yatışır. Bu failler, kendilerinin böyle bir suç işleyeceklerine inanamadıklarını ifade ederler. Duygusal tartışma sonucu cinayet işleyen kişiler, polis tarafından genellikle yakalanır çünkü çoğunluğu tutuklamaya karşı gelmez ve cinayet yerinde bekler. Hatta cinayeti kendileri rapor edebilirler. Bu tür bireyler genel olarak psikopat olmadığı için, yaptıklarından büyük bir pişmanlık duyarlar.
Duygusal cinayetlerin çoğu, arkadaş veya tanıdıklar arasında gerçekleşse de, kavganın devam ettiği zamanlarda birileri müdahale edip kavgayı ayırmak isterse kabak o kişinin başına patlayabilir. Bu tür kavgalarda öfke patlaması yaşayan kişinin yatışarak sakinleşmesi, bağırıp çağırmak veya bağırıp çağırarak şiddet uygulamakla mümkün olur. Polis bile öldürme riski olmayan bazı devam eden kavgalarda müdahale etmekten imtina edip öfkenin yatışmasını, kavganın durmasını bekler. Tarafların öfke seviyesi düşünce müdahale etmeyi tercih eder.
Kavgayı ayırmaya çalışan kişilerin, bu şekilde kavgaya dahil olduğu ve öfkenin yön değiştirmesiyle saldırıya uğrayarak zarar gördükleri vaka sayısı azımsanamayacak kadar çoktur. Polisin çoğunlukla ölüm riski görmediği kavgaların durmasını bekleyip, sonrasında müdahale etmesinin bir sebebi de budur. Kendisi zarar görmeyi göze almaz ve taraflar yatışsın diye müdahaleyi gereksiz görür ve erteler.
Bu genel bilgiyle birlikte Kadir ŞEKER vakasında basına yansıyan olayın hikayesi ve bulgulardan yola çıkarak cinayetle ilgili bir takım çıkarımlar yaparak sonuçlara ulaşmak mümkündür. Yukarıdaki açıklamalar ve olayla ilgili tespitler göz önünde bulundurulduğunda, Parkta şiddet uygulama olayıyla ilgili şu tespitler doğrudur.
Sevgililer arasında duygusal tartışma olduğu ve buna öfkenin eşlik ettiği,
Önceden başlayan ve devam eden niteliğe sahip olduğu, uzun dönemli bir problemin devamı niteliğinde olduğu,
Şiddet uygulayan tarafın erkek, şiddet gören tarafın ise kadın olduğu anlaşılmaktadır.
Olaya ait polis tespit ve tutanakları elimizde olmadığından aşağıdaki sorulara cevap arayıp bulmak cinayet vakasının incelenmesi protokolleri gereğidir.
Kadir ŞEKER taraflardan birinin akrabası mıdır? Önceden tarafları tanıyor muydu?
Kadir ŞEKER oradan tesadüfen mi geçiyordu yoksa bir takip neticesi mi oradaydı?
Bıçak Kadir ŞEKER’e mi yoksa Özgür DURAN’a mı ait?
Olayla ilgili basına yansıyan bir kaç bilgiyi de sıralarsak;
Özgür DURAN sevgilisi olan Ayşe DIRLA’ya parkta şiddet uyguluyordu.(Tanık ifadesine göre Ayşe DIRLA aynı kişiden evde de şiddet görüyordu)
Kadir ŞEKER parktaki şiddet uygulama olayını görünce sözlü uyarıyla bu duruma müdahale etti. Buradaki amacı Ayşe DIRLA’yı Özgür DURAN’ın elinden kurtarmak amaçlı insani bir yaklaşımdı.
Kadir ŞEKER daha önce bu ikisini tanımıyordu ve onlarla hiç bir irtibatı olmadı. Bu durumda sevgilileri takip etmedi, tesadüfen olayı gördü ve kadına yardım etmek istedi.
Kadir ŞEKER’in, basına yansıyan bilgilere göre önceden tarafları tanımadığı ve tesadüfen oradan geçiyor olduğu ve bıçağın da Özgür DURAN’a ait olduğu bilgisinden yola çıkacak olursak,
Bu durumda Bu vakada olan;
Öncesinde kavganın tarafı olmayan Kadir ŞEKER; duygusal tartışmaya öfke patlamasının eşlik ettiği şiddetli kavga anında, şiddet gören kadını kurtarmak amaçlı olaya müdahil olmuştur. O an kadına şiddet uygulayan Özgür DURAN’ın Ayşe DIRLA’ya olan öfke patlaması yön değiştirmiş ve kadını kurtarmak isteyen Kadir ŞEKER’e yönelerek Kadir ŞEKER’e saldırmasına sebep olmuştur. Şayet Kadir ŞEKER orada olmasaydı öfke patlaması şiddet uygulama neticesinde son bulacaktı veya bir kadın cinayeti daha gerçekleşmiş olacaktı. (Şayet bıçak Özgür DURAN’a ait ise yorum abartı olmaz)
Savcılık makamının Kadir ŞEKER’e ait kıyafet ve eşyaları kriminal laboratuvarlara göndermesinin sebebi ise şudur; Özgür DURAN ile Kadir ŞEKER arasında bir boğuşma olup olmadığı, bu boğuşmada Kadir ŞEKER’in nefsi müdafaa yapıp yapmadığı, bu boğuşmanın derecesi ve ulaşılan sonuçlarla tarafların ifadelerinin örtüşüyor veya çelişiyor olduğunu tespit etmek içindir.
Bir boğuşmada tarafların vücutları ve elbiselerinde boğuşma izleri neler olabilir diye baktığımızda;
Vücut üzerinde: kesi izleri(bazısı savunmadan kaynaklı kadir ŞEKER’in ellerinde olabilir), tırnak izleri, tırnak arasında doku parçaları, yumruk ve diğer darbelerden kaynaklı yüzde ve vücutta morarma ve yaralanmalar.Gırtlak sıkıldıysa boğazda ekimoz. Tekmelemeden kaynaklı vücutta yaralanma ve morarma ve kan lekeleri.
Elbiselerde: yırtılma, çamurlanma veya toprak kalıntıları, yerde sürüklenmeden kaynaklı sürüme izleri, Tekma atılıp üzerine basıldıysa ayakkabı izi, kıyafetlerde karşı taraftan transfer olan elyaf kıl ve saç örnekleri aranır.
Kriminal laboratuvarların bu bulguları tespit edip yorumlanmasıyla boğuşmanın şiddetli olup olmadığı hakkında çıkarım yapılması mümkündür.